Her dönem tarih sevdalılarının ve kolleksiyoncuların en büyük zevklerinden birisi olan antika tutkusu koronavirüs döneminde de ilgi odağı olmaya devam ediyor. Birbirinden güzel Vazolar, fincanlar, tabaklar, tablolar ve daha niceleri görenleri kendisine hayran bırakıyor. Pandemi döneminde bir çok alışkanlığımızın değiştiği gibi alışveriş alışkanlığımızda farklılık gösterdi. Saatlerce gezip tek tek dokunularak seçilen eserler artık sosyal medya ve internet üzerinden alınıyor. SATIŞ İNTERNETE YÖNELDİ İzmir’in seçkin antika mağazalarından biri olan Beril Antika’nın sahibi Tuğba Özdoğan, pandeminin antikacılar ve koleksiyoncuları üzerinde önemli bir etki yarattığını belirtirken, “Salgın antika meraklılarının hayatını ciddi şekilde etkiledi. Ofis ve evlerinde daha fazla vakit geçiren koleksiyonerlerin antikaya olan merakları attı. Antikacılar pandeminin ilk günlerinde derin bir sessizliğe büründü. Kısıtlamalar ve haftasonları sokaklara çıkılamaması nedeniyle yüz yüze müzayedeler yapılamaz oldu. Antikacı arkadaşlarımız çareyi sosyal medyada online satış yapmakta buldu. Müzayedeye çıkaracakları ürünün hazırlıkları tamamlandıktan sonra gün ve saat belirlenip alıcılarla sanal ortamda buluşuyorlar. Satışlar sadece bir il sınırlarıyla kalmıyor, istenilen her yere ürünler ulaştırılıyor. Sosyal medya üzerinden de satışlar büyük ilgi görüyor”dedi. HER ESKİ ANTİKA DEĞİLDİR
Tuğba Özdoğan piyasada antika olarak satılan birçok ürün ile ilgili yaptığı değerlendirmede ise, “Üzerinde işaret bulunmayan antikaların nerede ve ne zaman yapıldığını uzmanlar tespit eder. Uzmanlar malzemesine, modeline, renklere ve yapımındaki ustalığa bakarak eserlerin antika olup olmadığını anlayabilir. Biz eski bir objenin antika olup olmadığını çalıştığımız müzelerden ve ekspertiz şirketlerinden yardım alarak teyid ediyoruz. Elinizde bulunan her eski eşya antika değildir” şeklinde konuştu.