Manisa’da Yahya Kılıçaslan isimli vatandaş, çocuğunu üniversiteye hazırlamak için Yunusemre ilçesinde bulunan özel bir eğitim kurumuna yazdırarak 8 bin 200 TL’lik senet imzaladı. Ancak araya pandemi girince eğitim kurumu yüz yüze eğitimden vazgeçerek uzaktan eğitim vermeye başladı. Kılıçaslan, çocuğunun doğru düzgün eğitim alamamasından dolayı sözleşmeyi iptal ettirmek istedi.
Kurum sözleşmeyi iptal ettirmek yerine 700 TL’lik indirim yaptı. Makbuz karşılığı 1500 TL ödeme yapan Kılıçaslan, alınan eğitim karşılığı 3 bin TL daha ödeme yaparak toplam 4 bin 500 TL ödeme yaptı. Kurum geri kalan parayı isteyince Kılıçaslan, ödemiş olduğu 4 bin 500 TL’sinden feragat ederek 8 bin 200 TL bedelli eğitim sözleşmesinin fesh edilmesini ve kendisine borç altına sokan evrakların iptal edilerek gönderilmesi istemi ile Manisa İl Tüketici Hakem Heyetine başvurdu.
Hakem heyeti Kılıçaslan’ın talebini kabul etti. Hakem heyeti 8 bin 200 bedelli 8 bin 200 TL bedelli 2019/2020 öğretim yılı kayıt sözleşmesinin feshedilmesine, tüketiciyi borç altına sokan evrakların kurum tarafından tüketiciye gönderilmesine karar verdi. Eğitim kurumu konuyu Tüketici Mahkeme sıfatıyla 5. Asliye Hukuk Mahkemesine başvurdu. Mahkeme de tüketiciden almadığı eğitim hizmeti olarak sözleşme bedelinin talep edilmesini kanuna aykırı bularak eğitim kurumunun davasını retti.
Yahya Kılıçaslan, “Oğlum dershaneye hazırlanmak üzere kaydını yaptırdı. Kayıt yaptırırken ücret üzerinde sözleşme imzaladık. Sözleşmenin ekinde de senet bölümü var. Oraya imzamı attık. Ama tek sözleşme. Çocuk 4 ay boyunca düzenli olarak yüz yüze eğitimini aldı. Pandemi başlayınca yüz yüzü eğitime ara verildi. Devlet sokağa çıkma yasağından sonra yeniden eğitimi başlattı. Bu dershane uzaktan eğitim vermek için uğraştı. Fakat eğitimi hep başarısız oldu. İnternet çekmiyor, donuyor. Birkaç kez kendilerini uyarmamıza rağmen verim alamıyoruz dedik. Fakat bu şekilde devam etti. Okul müdürü sıfatında olan beyefendiyi telefonla, yüz yüze görüşerek buna çözüm üretin dediğimiz zaman çözüm üretmediler. Yüz yüze eğitim geçildiği zaman benim 8 bin 200 TL senedim var. O arada senetle ilgili ayda 300 TL ödemem var. Borcum azalsın diyerekten yatırdıklarım var. Yüz yüze eğitim alamadığım için bana ne indirim yapacaksınız. Bana dediler ki dilekçe vermen lazım, dilekçe verdim. Bana toplamda 700 TL indirim yaptılar. Ben eğitimi doğru düzgün alamamışım. Haksızlık olmasın diye ödemem gereken para 4 bin TL. Gelin anlaşalım, ben size 5 bin TL vereyim. Kesinlikle olmaz dediler. Ben verilmeyen eğitimden dolayı bu paranın alınması haksız bir kazanç dedim. Bu kelimeme kızdılar, haksız kazanç elde etmediklerini söylediler. Hukuki yollara başvuralım dedim. Siz icramı vereceksiniz, ne yapacaksanız yapın dedim. Bir hesap numarası verin ödemem gereken miktarı ben size ödeyeyim. Pos makinesi getirdiler. O ana kadar makbuz karşılığı 1500 TL para ödedim. O anda 3 bin TL daha ödeme yaptım, böylece toplam 4 bin 500 TL oldu. Gerisini ne zaman ödeyeceksin dediler. Onu yargıda görüşeceğiz dedim. Bunun üzerine Tüketici Hakem Heyetine başvurdum. Kararı benim lehime verdi. Karşı taraf itirazda bulundu. Konu mahkemeye taşındı. Mahkemede ret kararı vererek, beni halklı buldu. Olay bu. Ödemem gereken bir meblağ vardı zaten, verdiklerimden feragat ettim. Beni icraya verdiler. Bütün tedbirleri kaldırdım.” Dedi.
Manisa Tüketici Hakları Derneği Başkanı Rıfat Eriş Asyalı, Tüketici Hakem Heyetinin verdiği kararı kaybeden tarafın 15 gün içinde itiraz etme hakkı olduğunu söyledi. Asyalı, “Mahkemeye taşındı. Üst mahkeme hakem heyetinin verdiği kararı olumlu karşıladı. Onları da itiraz pozisyonu kalmadı. Vatandaşın haklı olduğu kanıtlandı. Bizde vatandaşın böyle bir mücadele vermesini takdirle karşıladık” dedi.