15-16 Temmuz tarihlerinde Türkiye yapılmak istenen darbe girişimi sonrasında vatandaşlar meydanlarda demokrasi nöbeti tutmaya devam ediyor. Kula’da Sivil Toplum öğrgütlerinin katkılarıyla Ak Parti İlçe başkanlığı ve Kulalkı gençlerin hazırladığı demokrasi şöleninde konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcılığı ve MKYK Üyelikleri görevlerinde bulunan 22.23 ve 24. Dönem Manisa Milletvekili ve Hüseyin Tanrıverdi, Kula İlçesi Yunus Emre Demokrasi meydanında demokrasi nöbeti tutan Kulalılarla bir araya geldi.
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından yapılan darbe girişimini Ankara Gölbaşı’ndayken haberdar olduğunu ifade eden Tanrıverdi, “15 Temmuz 2016 Cuma akşamı Gölbaşı’ndaydık. Saat 9.30 civarında İstanbul Boğaziçi köprüsünün kapatıldığı mesajlara düşmüş ve ondan sonrasını takip etmeye başladık. Şehit olan Yaralanan vatandaşlarımız vardı. Dedi
“PKK TERÖR ÖRGÜTÜ BAŞI İLE FETÖ TERÖR ÖRGÜTÜ BAŞI ARASINDA NE FARK VAR”
Tanrıverdi konuşmasına şöyle devam etti; “İşte millet, millet uyandı, bayrak uyandı, herkes uyandı, herkes ne olduğunun farkına vardı. Terörden bu millet çok çekti. Bildiğiniz gibi dağda terör örgütü, şimdi ise ordu da terör örgütü. Kesinlikle ordumuz bu işe bir bütün olarak girmiş olsaydı çok daha farklı olurdu. Girmediğine göre içindeki o FETÖ terör örgütüne mensup bir çete böylesi bir olaya kalkıştı ve bir milletin yok olmasını hedefledi. Bir vatanın yok olmasını hedefledi. Göklere çekilmiş bağımsızlık bayrağımızın indirilmesini hedefledi. Siyonist hareketin uşaklığının gereğinin yerine getirmek istedi. Ama milletimiz olayın farkında. Şimdi milletimiz şunu düşünüyor. Dağdaki PKK terör örgütünün başıyla, ordudaki FETÖ terör örgütünün başı arasında ne fark var? Bu baş aynı baş, kafa aynı kafa. O halde terörün kökünü kazıyana kadar ve özellikle FETÖ terör örgütünü yok edene kadar bu nöbete devam edecek miyiz? Yüksek ve gür bir sesle evet dediğiniz içindir ki şimdi onlar kaçacak delik arıyorlar. Çakal, aslanın sesini duyunca kaçacak yer ararmış. Artık çakallar kaçacak yer arayacaklar. Çünkü bu millet kükredi. Ve bu milletin lideri, ümmetin lideri, dünya lideri Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanımız işte o ayakta. Ne diyorduk, dik dur eğilme bu millet seninle. Millet dik durduğu sürece, onun kesinlikle beli bükülmeyecek, başı eğilmeyecek, dolayısıyla ülkemizin başı eğilmeyecek. Vatanımız üzerinde kem gözler yok edilecek. İşte böylesi bir milletin bir vatandaşı olmaktan hepimiz ama hepimiz gurur duyuyoruz. Çünkü bu milletin bireyleri vatanı için milleti için tankların altına yatıyor. Çünkü bu millet artık demokrasinin tadını aldı. Özgürlüğün tadını aldı. Bir ülkede demokrasi yoksa özgürlük, aş , iş ve ekmek yoktur. Bu mücadelemiz demokrasi mücadelesidir. Bu mücadeleye siyasi görüşümüz ne olursa olsun, bu mücadeleye inanç görüşümüz ne noktada olursa olsun, bu mücadeleye etnik yapımız, kökenimiz ne olursa olsun hep beraber ama hep beraber omuz vermek zorundayız. Biz omuz verdiğimiz için başaramadılar. Eğer omuz vermemiş olsaydık o zaman bu darbe Allah korusun böylesi bir şey gerçekleşmiş oldaydı hiç birimiz şöyle özgür bir şekilde doğu caddesinde kucağımızda çocuğumuzla, yada çocuğumuzun elini tutarak gezebilir miydik? Bu mücadele çok başka bir mücadeledir. Ve artık meselenin ne olduğunu Kâbe imamlarının yaptığı duasından daha iyi anlıyoruz. Kâbe-i muazzama da imamlar Türkiye için dua ediyorlar. Filistin de mescidi aksa da kardeşlerimiz dua ediyorlar. Mısır’da, Suriye’de dünyanın dört bir yanındaki Müslüman kardeşlerimiz dua ediyorlar. Bunun içindir ki ikinci bir emre kadar meydanları boşaltmayacağız.” Dedi
Demokrasi şöleni sonrası ilçeden ayrılırken İlçe emniyet müdürlüğünü ziyaret eden Tanrıverdi Nöbet tutan polislere teşekkür ederek polisler ile bir süre sohbet etti.
HABER MERKEZİ