(MHA) - Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nda "İsrail tarafından tutuklanan milletvekillerimiz ve vatandaşlarımız" başlığıyla gündeme gelen genel görüşmede Yeni Yol Grubu Başkanvekili Selçuk Özdağ, dikkat çeken bir konuşma yaptı. Özdağ, Sumud, Özgürlük ve Vicdan Gemileri'nin amacının sadece Gazze'ye insani yardım değil, aynı zamanda soykırımı dünyaya duyurmak olduğunu söyledi.
"500 aktivist, 50 gemi ve çok sayıda tekneyle Gazze'ye doğru yola çıkan bu insanlar farkındalık oluşturmak istediler. Ancak bugün 3 milletvekilimiz ve 29 vatandaşımız İsrail tarafından gözaltına alındı." diyen Özdağ, gözaltına alınanlardan birinin kolunun kırıldığını, bazılarının da kötü muameleye maruz kaldığını vurguladı.
Meclis'te yapılan genel görüşme çağrısının, konunun kamuoyunda daha fazla konuşulması için yapıldığını hatırlatan Özdağ, "Bu mesele siyaset üstüdür. Vicdanı olan herkesin tepki göstermesi gerekir." dedi.
Özdağ, konuşmasında Türkiye'nin geçmişte izlediği bağımsız dış politikaya atıfta bulunarak, "Sayın Erbakan 1997'de bunu yapabildi. Çünkü siyasi iradesi vardı. Bugün ise ticari, ekonomik ve diplomatik çıkarlar yüzünden sessizlik hâkim. Bu sessizlik utanç vericidir." ifadelerini kullandı.
Ayrıca, Türkiye'nin İsrail'le yürüttüğü ticari ve siyasi ilişkilerin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini belirten Özdağ, iktidara seslenerek şunları söyledi:
"Amerika'daki Halkbank davası, Sezgin Baran Korkmaz davası, Zarrab dosyaları gibi meseleler Türkiye'nin elini bağlıyor. Yargı bağımsızlığı sağlanmadan, vicdanlar özgürleşmeden gerçek demokrasi olmaz."
Konuşmasının sonunda "Ben bunu siyaset için değil, insan olduğum için söylüyorum" diyen Özdağ, Meclis'e ve hükümete şu çağrıda bulundu:
"Türkiye artık ayrım yapmamalı. Gerçek demokrasi, muhalefetin de söz hakkı olduğu yerde yaşar. Vicdanı hür bir Türkiye için sesimizi yükseltelim."